AK Parti MKYK üyesi Metin Külünk,
Türk Eğitim Sen
Nevşehir Şube Başkanı Tayfur Urgenç ve Öğretim Görevlileri Sendikası Genel Başkanı Dr. Vahdet Özkçak'ın katılımlarıyla dün akşam saat 22.00'da
sosyal medya hesabında “NEVÜ ve Üniversitelerde FETÖ Yapılanması” başlıklı konu ele alındı.Türk Eğitim Sen Şube Başkanı Tayfur Urgenç, sendikanın yapmış olduğu NEVÜ memnuniyet anketi hakkında açıklamalarda bulunarak, üniversitenin ciddi sıkıntılar yaşadığını, bu sıkıntıların giderilmesi için
yönetim ile gereken bütün iletişim yollarını denediklerini fakat yapılan baskı ve nefret yönetiminin her geçen gün dozajını artırdığını, bununla birlikte özellikle TES üyelerine zulmedercesine merkez kampüste çalışanlarla ilçe kampüslerinde çalışanların yerlerinin değiştirilerek bir nevi sürgün uygulaması yapıldığı dile getirdi.
"YÖK Süratle Gereğini Yapsın"
Öğretim Görevlileri Sendikası Genel Başkanı Dr. Vahdet Özkoçak ise bu gibi sorunların maalesef sadece NEVÜ’de değil
Türkiye’de birçok üniversitede yaşandığını dile getirerek bu üniversiteler içerisinde en fazla konuşulanın ve ön plana çıkanın Nevşehir Hacıbektaş Veli Üniversitesi olduğunun kabul edilmesi gerektiğini söyledi. Sözlerine
devam eden Özkoçak, NEVÜ’de bir öğretim üyesinin intihar mektubu vakasını duyduğunu ve bu durum karşısında söylenecek sözün kalmadığını, süratle YÖK’ün gereğini yapması gerektiğini vurguladı.
"Bu Gidişe Artık Bir Dur Demek Lazım"
Konuşmacıların ve katılımcıların dile getirdiği birçok husus, dinleyicilerde büyük yankı ve şaşkınlık yaratırken, herkesin aklında 'Mahkeme kararına rağmen işlem tesis eden yönetimin arkasında kimler var?' sorusu belirdi. Bu kısımdan sonra söz verilen AK Parti eski dönem Milletvekili ve hali hazırda MKYK üyesi olan Metin Külünk’ün konu hakkındaki sözleri odada adeta soğuk duş etkisi yarattı. Evvela görevlerini layıkıyla yerine getiren, öğrencisi ve akademisyenleri ile barışık olarak üniversitelerini başarıya taşıyan rektörlere teşekkür ettiğini ve onlara söylenecek bir sözünün olmadığını beyan eden Metin Külünk, daha sonra Nevşehir Hacıbektaş Veli Üniversitesi'nde yaşananlardan çok ciddi rahatsızlık duyduğunu belirtti. Nevşehir’de insanların kahvehanelerde bile üniversitede yaşanan sıkıntıları konuşur hale geldiğini söyleyen Külünk, "Bu gidişe artık bir dur demek lazım, birileri bizi sayın Cumhurbaşkanı atadı diyerek zulmetmekten vazgeçmelidir " diyerek YÖK başkanını göreve davet etti. Külünk buradan NEVÜ Rektörü Aytekin’e seslenerek, "Sayın Cumhurbaşkanı sizi insanlara zulmedin akademisyenlerin özgürlüklerini kısıtlayın diye atamadı, üniversiteler özgür olmalıdır, baskı yapılan akademisyenlerden başarı beklenemez." tavsiyesinde bulundu. "Bakın buradan söylüyorum bu rektöre kim sahip çıkıyorsa vazgeçsin, rektör yaptıkları ile evvela şehir siyasetini daha sonrada sayın Cumhurbaşkanımızı zan altında bırakmaktadır bu yüzden bu kişiye sahip çıkanlar vazgeçsinler." diyerek Rektör Aktekin'in kendisini de aratıp kendi hakkında söylemlerinden vazgeçmesini rica ettirdiğini belirtip "Aratma kardeşim ben bu zulme sessiz kalmayacağım." diyerek çalışanların ve akademisyenlerin yanında olduğunu da dile getirdi.
"Milliyetçilere Zulüm Ediliyorsa O Kurumun Yöneticileri İçerisinde ya Fetöcüler Vardır ya da PKKlılar Vardır"
Konuşmacılar arasında bulunan Prof. Dr. Orhan Özbey de "Bir kurumda milliyetçilere zulüm ediliyorsa o kurumun yöneticileri içerisinde ya Fetöcüler vardır ya da PKKlılar vardır." diyerek olaya farklı bir bakış açısı kazandırdı. Konuşmalarına devam eden Özbey, daha önce NEVÜ’den ihraç olmuş Ö.Ö'nün komisyon kararı ile görevine döndüğünü, YÖK kararı gereği kendi üniversitesinde çalışamayacağı için üç tercih yapabildiğini ve başka bir üniversitede göreve başladığını ama Ö. Ö'nün evlilik yaparak soyadını değiştirdikten sonra daha üst bir unvanla tekrar Nevşehir Hacıbektaş Veli Üniversitesi'ne getirilmesinin kabul edilemez olduğunu uzun uzun anlattı.Program geç saatlere kadar sürerken bazı isimsiz hesapların programı, Rektör Aktekin adına takip edebilecekleri akıllara geldi.