Nevşehir’e bu kadar yatırım yapacaksın, milletle kavga edeceksin, basınla dalaşacaksın, hakkında dedikodu yapacaklar.
Vah emeklerim vah..
Geçtiğimiz haftalarda Ankara’da AK Parti Genel Merkezde üst düzey yetkililerden birine şehrin göbeğinde ucube bir bina var geldiğinizde gördünüz mü dedim. Görmedim dedi gösterirler mi geldiğinizde sizi nerde nasıl götürecekler, kimle nasıl görüştüreceklerini günler hatta haftalar öncesinde planlıyorlar. Gidişat yollarından otobüsü biri olur ya durdurursa ve bazı eleştirilerde bulunursa hemen başka parti yönetiminde diye karalama taktikleri bile var dedim. Evet seninde öyle yaptılar dedi gülüştük tabi… Belge ile hakkımızda sundukları resimleri gösterdiler bizde o dediğiniz partilerde görevli başkan , belediye başkanları ile yaptığımız haberleri gösterdik. Bu haberler AK Parti hakkında çıkan haberlere göre çok ağır bile dediler. Gazetecinin görevini yaparken asla bir siyasiye partiye yakın bile olsa yakınlığı işine yansıtmamalıdır dedik.
Düşünün bir belediye başkanı kavga - döğüş siyaset, hizmet yapacak, Başbakan gelecek, seni gâle bile almadan göstermelik bir tokalaşma veya ziyaret ile o da programa dahil olduğu ziyaret edecek. Küs olduğun NTSO Başkanını yemeğinde bir konuşma yapacak adını ağzına dahi almayacak. Bakanın , milletvekilin gelecek bir saat konuşma yapacaklar senin adını ağzına almadan, bir teşekkür etmeden Nevşehir’in merkezine dahi uğramadan, mahallenin kıyısından geri dönecekler..
Kusura bakmayın..
Anlaşıldı başkan..
İstenmiyorsunuz artık bu belli oldu..
Sevilmiyorsunuz bunu herkes anladı..
Merak etme, bende senin gibiyim..
Bir çok camia tarafından bende istenmem ve sevilmiyorum.
Nevşehir’de bazı basın başta….
Kimsenin kimseyi sevmediği bir ortam, çekememezlik, hasetlik, kıskançlık almış başını gidiyor.
Birinin başına bir iş gelse, sadece seyrederler, bakar dururlar..
Canını sıkma, üzülme, hiç de zoruna gitmesin, darılma, küsme..
Bunu sana defalarca bir yıldan bu yana yazıyorum.
Strese kapılma hasta olursun, kaybolan sağlık bir daha geri gelmez. Pişman olursun, bu insanların uğuruna sağlığını kaybetmeye değmezmiş diyerek pişmanlık duymanı istemem.
Sen yine iki çivi çakıyorsun, bir iki taş döşüyorsun, menfaatleri olmayanlar, senden çıkarı olmayanlar seni istemiyor, sana cephe alıyorlar.
Bende bu menfaat çetelerini yazdığım için istenmiyorum..
Sen de bu listenin ilk başında yer alıyorsun..
Ben ne yapıyorum ki;
Hırsızı, sahtekarı, yalancıyı, dolandırıcıyı yazıyorum..
Tabii beni istemezler..
Bunlar normal şeylerdir.. Yıllardır yaşamaya alıştım..
Benim haber sitemin başlığının altında “TARAFSIZ VE İLKELİ GAZETE” yazıyor..
Önemli logo bölümünde ise, “Bu gazete yalakalık yaparak, el ayak öpenler, yağ çekenler, yalayanlar, hırsızlık yolsuzluk ve dolandırıcılık yapanlar tarafından istenmez ve okunmaz” sözleri yer alıyor.
Senle de aramızda bazı olaylar vuku buldu..
Ama bunun nedenlerini biliyorsun..
Bana karşı açtığın hukuk davaların hepsini de kaybettin..
Hayatta böyle şeyler olacak!..
Ancak, Allahımıza şükürler olsun ki; aramızda husumet güdecek kan davası, namus davası, alacak-verecek davası, ekmek ve çıkar menfaat ilişkilerine dayalı bir husumetimiz olmadı..
Herkes işini yapıyor..
Sen hizmet sorumluluğunu taşıyorsun, bende kamu görevim nedeniyle eleştirilerimi yapıyorum..
Sen seçilmiş birisin.. Bende o avantaj da yok..
Arkamda olanlar, korumalarım, yalakalarım da yok..
Tek güç Allah, din iman ve yürek..
Bu yazımda suçlamak için eleştiri yapmayacağım.
Yaşadığımız olaylar ortada..
Vatandaş hizmet diye aylarca, yıllarca bekliyor.
Nevşehir ilimizin Başkanı Ünver ise , Siyasette elde ettiği yeri ve kendini yok etme pahasına Nevşehir’de bir Kulliye yapmaya kalktı, ancak bu kente fazla geldi. Başkan, yaptığın kulliyenin parasını toplamaktan dahi zorlandı, oralara para toplayacağım diye altını çizdirdin. Ama derler ya Yiğidi öldür hakkı yeme diye. Derinkuyudan Niğdeye girerken devası bir yapı karşılıyor. Üstten görünümü ve resimleri ile müthiş bir yapı.. Ancak yapı doğru yere mi yapıldı. Bina yerine insanlar için hizmet etmeye mi çalışsaydın bunları istişare ettin mi bilmiyorum.
Hakkında kötü şeyler söylemek, dedikodu yapmaktansa, istifa etmek erkekçe, mertçe gitmek daha iyi değil midir..?
Benim düşüncem, emelim, amacım Nevşehir’in geleceği, milletin hak ve hukuku, bu halka yapılacak en iyi hizmetleri istemektir.
Hiç kimse benim şahsi hedefim değildir.
Bence tercih edilen en iyi seçeneklerden birisidir.
Ben olsam dayanamam, hazmedemem..
Kabullenemem..
İstifa ederim.
Çeker giderim..
Yaptıklarımla anılmaya çalışırım..
Şunu da hatırlatmak isterim.
Hani bir söz var ya!..
“GELEN GİDENİ ARATIR”
Ya Hasan başkan, gerçekten bir deneyim yap, biraz dinlen, bakalım bu millet seni arayacak mı?
Bende hazırım, sen gidersen bende giderim..
İstersen beraber gidelim ama aynı yere değil..
Çünkü anlaşamayız..
Ama nereye?
Sen Niğde’nin Ulukışla’sına..
Ben de Kırşehir’in Güzler Köyüne..
Bir deneyelim Nevşehirliler,
Oh be, kurtulduk mu diyecekler?
MİLLETVEKİLLİĞİ PEŞİNDE Mİ KOŞACAKSIN O ZAMANDA HEMEN GÖREVİNDEN İSTİFA ET SÖZ ALMAYI BEKLEME !
Gerçi sen gitmek yerine Ankaradan Nevşehir Milletvekilliğine 1. sıra koymak için söz almaya çalışıyorsundur. İşte o sözü aldığın gün bilesin ki karşında tam olarakta beni bulacağını unutma ! Bu kentte insanlar ne sana nede seni birinci sıraya koyan partiye oy verir.
Hiç bana kızma en yakınındakiler bana ne bilgiler ne laflarını getiriyor bence etrafına bak !
Zaten bu erken seçimde de milletvekilliği aday olmak için istifa etmezsen artık Nevşehir'de siyasi hayatın bitmiş olacak ! Belediye Başkanlığı süren dolduğun an bu kentte kimse sana selam vermez bilesin ! Hemde en yakınındakiler bunu bir köşeye not al.
Haydi bakalım şimdi ne olacak bekleyip göreceğiz…..